26 Temmuz 2014 Cumartesi

Böbrek taşı olanlar bayramda dikkat!

Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Saadettin Eskiçorapçı, yaz mevsimine denk gelen ramazan ayının sıcak ve uzun geçtiğini, bu zamanda oruç tutanlarda böbrek taşı oluşma riskinin arttığını ortaya koyarak , “Ramazan ayı ertesi uzun devam eden susuz kalma zamanı ortadan kalkacağı için sıvı tüketimi bir miktar artırılmalı ve bütün güne yayılmalı” diye belirtti .

Eskiçorapçı, yapmış olduğu duyuruda , ramazanda uzun devam eden susuzluk dolayısıyla böbrek taşı oluşumu ve taş dökme şikayetiyle gelenlerin sayısının çok olduğunu belirtti .
Türkiye ’de üriner sistem taş hastalığına sık rastlandığını dile getiren Eskiçorapçı, böbrek taşlarının, idrar yolu enfeksiyonları ve prostat patolojilerinden akabinde üriner sistemi en sık etkileyen üçüncü patolojik durum olduğunu ifade etti .

Birçok hasta tarafından “böbrek taşı düşürmenin” doğum sancısına benzetildiğini ancak bazı durumlarda da ağrının oluşmadığını açıklayan Eskiçorapçı, belirti vermeyen bu taşların genellikle başka bir isteksizlik dolayısıyla çekilen röntgen filminde veya idrar tahlilinde ortaya çıktığını aktardı.
Prof. Dr. Eskiçorapçı, “İster ağrıya sebep olsun talep eder olmasın taş oluşumunun altında yatan nedenin kesinlikle ortaya çıkarılması lazım geliyor . Zira böbrek taşı hastası ek tedavi almadığı takdirde, hastalık ilk sene % 10, beşinci sene % 35 ve onuncu sene ise % 50 tekrarlama eğilimi gösteriyor” diye belirtti .
Son yıllarda bu rahatsızlığın arttığını, bunun en mühim nedenleri arasında hata beslenme ve yetersiz sıvı alımının ortam almakta olduğunu söyleyen Eskiçorapçı, üriner sistem taş hastalığının genellikle İkinci ile 49 yaş aralığında ortaya çıktığını, araştırmaların 50 yaş üzerinde ilk defa taş oluşturma oranının düşük olduğunu ortaya koyduğunu söyledi .
Taş hastalığı erkeklerde kadınlara göre 3 kat çok

Eskiçorapçı, böbrek taşı rahatsızlığının, erkeklerde kadınlara göre 3 kat daha çok görüldüğünü kaydederek, çocukluk döneminde ise erkek ve kız çocuklarda taş oluşum oranları arasında fark bulunmadığını belirtti .
Türkiye’de böbrek taşının Güneydoğu, Akdeniz ve Doğu Karadeniz’de daha çok görüldüğü bilgisini veren Eskiçorapçı, protein içerikli gıdaların, tuzlu yiyeceklerin, hipertansiyon tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar ile kalsiyum ve sodyum içeren bazı ilaçlar ile tahıllı gıda tüketiminin yetersiz olmasının da taş oluşumunu artırdığını bildirdi.

Saadettin Eskiçorapçı, böbrek taşlarının hiç bir tedavi olmadan kendiliğinden düşebildiğini ifade ederek, bu biçimde düşmeyen taşların da Flaş şok dalgalarıyla kırıldığını, üreterorenoskopi ile alınabildiğini veya böbreğin yer aldığı bölgeden çok fazla küçük bir kesi yapılarak kameralı sistem ile direkt böbrek içine girilerek kırılarak, vücut dışına çıkartılabildiğini belirtti .
“Yaza denk gelen ramazanlarda sıvı tüketimi çok fazla mühim ”
Bir kişinin, günde ortalama İkinci litre su tüketmesi gerekmekde olduğunu ifade eden Eskiçorapçı, “Taş oluşumu riski yaz aylarına denk gelen ramazanda arttığından bu ay ertesi uzun devam eden susuz kalma zamanı ortadan kalkacağı için sıvı tüketimi bir miktar artırılmalı ve bütün güne yayılmalı. Böbrek taşı hastalığı olanlar suyun yanında ev yapımı limonata içmeye itina göstermeli. Limonata böbrek taşı oluşumunu ciddi şekilde azaltıyor” diye açıkladı .

“Evde sürekli limonata yapın”
Eskiçorapçı, ev yapımı limonatanın önemine dikkati çekerek, gazlı içeceklerden uzak durulması gerekmekde olduğunu vurguladı.
Prof. Dr. Eskiçorapçı, “Böbrek taşı hastaları ramazan ayında kesinlikle böbreklerde kuruma olacağı için bu ay ertesi tükettiği su miktarını artırmalı. Limonatayı da ihmal etmemeleri gerek . Hatta terleme oranına göre daha da artırabilirler” ifadelerini kullandı.
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Tanıtım